Kızlık Elbisesi ve Kızlık Belgesi
“Kızlık elbisesi ve kızlık belgesi” üzerinde, bekâret ve nişan maddelerinde durmuştuk. Dede Korkut’ta dendiği gibi, “oğlu olan evermiş, kızı olan göçürmüş”, yani çeyizi ile birlikte. Bunun için göçten, yani gelinlikten önce, kızların elbise, şapka, baş ve diğer bellilikleri, başkadır. Kızların ergenlik çağına gelmeleriyle, saç şekilleri de değişiyordu. Kaşgarlı Mahmud bu kızlar için, “kız örgülü saç sahibi oldu (örgüçlendi)” veya “kız zülüftendi (kesmelendi)” diyordu. Türkistan’da bekâr kızlar, yaygın olarak börk giyinirlerdi. Anadolu’da ise “gelinlik başı”, kızlıktan gelinliğe bir geçiş sembolüdür. Bir Kırgız Türk atasözünde, “ince sesle konuşmakla evli kadın kız olunmaz”, deniyordu. Yani kızı, kadından ayıran ince sesidir demek istiyorlardı. Bunun için Dede Korkut’taki yiğitler, hep “kızın gökçeği “ni arıyorlardı. Müslüman olmayan Türklerde kızlar, Şaman âyinleriyle kurban törenlerini, seyredebilirlerdi. Evli kadınlar ise, seyredemezlerdi. Çünkü koca evinin ruhları, kendisine yabancıydı. Çünkü kendisi, el kızıdır. Türk Mitolojisi’nde kızlar hep, “üç kız, yedi kız, dokuz kız, kırk kız” gibi mitolojik ve kutlu rakamlarla anılırlar. Bunlar daha çok yıldızlar ile burçların adları olmalıdırlar.